Muharem İnce CHP’nin aday listesine yönelik yansısı dün de toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla devam etti.
‘MUHALİF İMAJLI KİMİ GAZETECİLER…’
Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla gazetecilere reaksiyon gösteren Muharrem İnce, “Muhalif manzaralı dar görüşlü birtakım gazeteciler, birtakım toplumsal medya hesapları iktidardan daha fazla bizimle uğraşıyor. Gayeleri CHP Milletvekili listelerindeki garabeti seçmeninden gizlemek. Bilmeleri gerekir ki seçmen kör ve sağır değildir. Bize gelince; açtığı yolda, gösterdiği gayeye, durmadan yürüyeceğimize ant içtik, anlayın artık yıldıramazsınız!” sözlerini kullandı.
SADULLAH ERGİN REAKSİYONU
Sadullah Ergin’in adaylığına bir kere daha reaksiyon gösteren İnce, “Kumpas davaları sürerken, 16 Şubat 2010’da İlhan Cihaner Başsavcıyken tutuklandığında, Sadullah Ergin Adalet Bakanıydı. Bugün İlhan Cihaner listede yok lakin Sadullah Ergin CHP milletvekili adayı. Vicdanınıza bırakıyorum..” diye reaksiyon gösterdi.
Hürriyet’ten Ahmet Hakan, İnce’ye yönelik reaksiyonları yorumladı:
“ADAM ÇEKİLMİYOR İŞTE, NE DİYE ZORLUYORSUN?”
Muharrem İnce’ye yönelik sıkı markaj, hakikaten kabak tadı verdi.
Günlerdir birebir öykü: Çekil de çekil. Çekil de çekil. Çekil de çekil. İkna, hakaret, tehdit, parmak sallama, bel altı vuruş falan. Bitmiyor, tükenmiyor.
Adam çekilmiyor işte. Ne diye zorluyorsun ki. Demokrasi yok mu memlekette? Adam senin stratejini takip etmeye mecbur mu? Seninle birebir dalga uzunluğunda olmak zorunda mı? Senin tasan, kutsal ve tartışılmaz bir tasa mi? Aday olma hakkı yok mu bu adamın? Tercihini yapmış, sonuçlarını göze almış, sana ne oluyor?
Bir dersin, iki dersin, üç dersin. Demokratik reaksiyon hakkını kullanırsın. Görüşünü açıklarsın. Lakin baktın ki olmuyor, bırakırsın peşini. Hakaret etmek, kampanya yürütmek, iftira atmak, toplumsal medya karamalarına başvurmak, bel altına girmek de neyin nesi?
Bütün argümanlar ortaya konmuşken… Söylenecek her şey söylenmişken… Reaksiyon ziyadesiyle gösterilmişken… Uzatmanın alemi ne?